Bazı Batılı medya kuruluşlarına taslağı sızdırılan 27 AB ülkesinin ortak mektubunda, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell‘in imzasının bulunduğu bildirildi.
Daha önce Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un ABD ve bazı Avrupa ülkelerine gönderdiği mektuba yanıt niteliği taşıyan metinde, Moskova’nın Ukrayna sınırından ve Belarus’tan güçlerini çekmesi istendi.
“Avrupa ülkelerinin birlikteliğini” vurgulamak için Borrell’in koordinasyonunda hazırlanan AB ülkelerinin ortak mektubunda, durumla ilgili derin endişelerin devam ettiği, gerginliklerin ve anlaşmazlıkların diyalog ve diplomasi yoluyla çözülmesi gerektiği belirtildi.
Mektupta, “Biz AB olarak, NATO’daki ortaklarımızla birlikte, herkesin güvenliğinin nasıl güçlendirileceği hakkında Rusya ile diyaloğu sürdürmeye hazırız” ifadesi yer aldı.
AB ülkeleri, Avrupa’nın güvenliğiyle ilgili konuların Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ve NATO-Rusya Konseyi gibi forumlarda tartışılması gerektiğini bir kez daha vurguladı.
Batı basınına konuşan AB diplomatları, mektubun Rusya’ya bugün gönderilebileceğini bildirdi.
Rusya’nın Ukrayna sınırına 100 binden fazla asker yığmasının ardından Batı ile Rusya arasındaki gerginlik Soğuk Savaş döneminden bu yana en yüksek seviyeye çıkmıştı. Batılı ülkeler Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalede bulunmaya hazırlandığını savunurken Kremlin bu iddiayı yalanlıyor.
Rusya, Avrupa’daki güvenlik garantileri konusunda aralık ayında ABD ve NATO’ya yazılı anlaşma teklifleri yaparak NATO’nun genişlememesini istemişti. Rusya’nın bu talebi kabul görmedi.
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, son olarak geçen hafta ABD, Kanada ve bazı Avrupa ülkelerin de içinde bulunduğu bir grup ülkeye mektup göndererek AGİT çerçevesindeki güvenlikle ilgili yükümlülükleri konusunda yanıt beklediklerini bildirmişti.
Lavrov mektubunda “Batılı ülkeler, ihtiyaç duydukları unsurları seçiyor, yani devletlerin ittifakları özgürce seçme hakkını yalnızca kendi güvenliğini sağlamak için kullanıyor ve bunların gelişimine göre utanç verici şekilde hareket ediyor. Güvenliğin bölünmezliği ilkesi, NATO’nun sorumsuzca genişlemeye yönelik izlediği siyasetin haklı çıkarılması için seçici olarak kullanılıyor. İşler böyle yürümeyecek. Güvenliğin bölünmezliği ile ilgili yapılan anlaşmalar, güvenliğin ya herkes için olduğu ya da hiç kimse için olmadığı anlamına geliyor” ifadelerini kullanmıştı.
Rusya, özellikle Ukrayna konusunda AB’yi kurum olarak muhatap görmüyor. Rusya yönetimi, tekliflerini ve mektuplarını bugüne kadar ABD, NATO veya bireysel olarak Avrupa ülkelerine ayrı ayrı gönderdi.