Mitolojide “aşkın ve güzelliğin tanrıçası” olarak anılan Afrodit’e adanmış kentler içinde en ünlüsü olan antik kentin, döneminin heykeltıraşlık merkezlerinden biri olduğu kabul ediliyor. Kent, kazılardan çıkarılan devasa heykel ve kabartmaları, halen ayakta olan yapılarıyla her yıl çok sayıda tarih meraklılarını ve sanatseveri ağırlıyor.
Özellikle Roma döneminin ihtişamını yansıtan dev şehir havuzu, Tetrapylon Kapısı, Sebasteion Tapınağı, 30 bin kişilik dev stadyum ve antik tiyatro ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Afrodisias’ın Türkiye’nin en iyi korunmuş antik kentlerinden olduğunu vurgulayan Smith, şöyle devam etti:
“Buraya gelen ziyaretçi çok ilginç ve çok keyifli bir arkeolojik yoldan, rotadan yürüyor. Bu ziyareti gerçekleştirirken doğayla iç içe bitkileri inceleyebiliyor. Burada kalıntılar var, restore edilmiş yapılar var. Hem arkeolojik hem de ayağa kaldırılmış bir antik kent hissine sahip. Elbette tüm bunların üstüne taç gibi oturan heykelleri de var. Müzenin de alan içerisinde olması, ziyaretçiye bambaşka bir deneyim sunuyor. Bütün eserlerin yerinde korunabilmiş olması ve buradaki güzel müzede sergileniyor olmaları harika bir deneyim sağlıyor.”
Smith, Afrodisias’ın heykeltıraşlık merkezi olmasından dolayı antik çağda ün saldığını vurgulayarak, “Hala da heykeltıraşlık eserleriyle tanınıyor. Aslında daha doğru söylemek gerekirse heykeltıraşların kendisiydi ünlü olan. Afrodisias’tan bütün dünyaya giden heykeltıraşlar burada öğrendikleri işçilikleri dışarıda da yaparak ve sergileyerek Afrodisias’ı ünlü hale getirmişlerdi. Dönemin en kaliteli eserleri buradaki heykeltıraşlar tarafından yapıldı” dedi.
HEDEF 100 BİN ZİYARETÇİ
İl Kültür ve Turizm Müdürü Umut Tuncer de Afrodisias’ın sadece Türkiye’nin değil dünyanın da en önemli antik kentlerinden olduğunu belirtti. Antik kentin, kültür turizmi anlamında da bir cazibe merkezi olduğunu aktaran Tuncer, şunları kaydetti:
“2019 yılı Türkiye’de turizmin zirveye çıktığı bir yıl. Afrodisias Antik Kenti ziyaretçi girişleri 2019 yılında yaklaşık 100 bin bandında. Bu yıl ise şimdiden 50 bine ulaştık. Dolayısıyla bu yıl tamamlanana kadar 2019 yılı istatistiklerini yakalayabileceğimizi öngörüyoruz. Burası dünyanın başka hiçbir bölgesinde göremeyeceğiniz eserlere sahip. Bunların başında da heykeller geliyor.”