TBMM Genel Kurulunda 5’inci Yargı Paketi’ni içeren İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun Teklifi görüşmeleri devam ediyor.
Teklifin birinci bölümünün tümü üzerine konuşan İYİ Parti Aksaray Milletvekili Ayhan Erel
Erel, “Ama icra ve iflas hukukunda işleri kolaylaştırıcı, alacaklının alacağına kavuşması, borçlunun borcunu daha kolay ödemesi yönünde ne kadar hukuki düzenleme yaparsanız yapın, Türkiye’deki ekonomiyi düzeltemezseniz, vatandaşın gırtlağına kadar borç batağına düşmesine sebep olacak bu zorlu ekonomiye bir çare bulamazsanız bu yapacağınız hukuki düzenlemelerin hiçbir kimseye faydası olmayacaktır” diye konuştu.
MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut, Mimar Başak Cengiz cinayetine değinerek kadın cinayetlerine karşı bu cinayetleri kınamaktan öte adımların atılması gerektiğini vurguladı.
Sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla ortaya çıkan sorunları anlatan Bulut, “Bu konuda hepimiz sosyal bir sorumluluk altındayız. Ülkeyi ve istikbalimizi teslim edeceğimiz gençlerimiz sosyal çürüme esareti altında can çekişiyor. Bu konuda çözüm üretmemiz lazım. Sosyal medyaya yönelik düzenleme konuşulduğunda ‘sansür yasası’ olarak değerlendirildi. Ancak gençlerimiz sosyolojik anlamda bir bataklığın içine sürükleniyor. Şiddeti sıradanlaştıran televizyon programları başta olmak üzere bu tür yayınların denetim altına alınması gerekir. İflah ve Islah olmaz sapıklara ve insanlık düşmanlarına idam cezasıyla cevap verilmeli. Bu parlamento idam cezasını tartışmalıdır” diye konuştu.
BAHÇELİ DE DÜN DEĞİNMİŞTİ
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de, dün partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuşmuştu. Bahçeli, “Tecavüz, kadın cinayetlerinde gerekirse idam cezası bile tartışmaya açılmalı” ifadelerine yer vermişti.
Bahçeli şu ifadeleri kullanmıştı:
- “Karşımızdaki kanlı tablo hepimizin yüreklerini kavurmaktadır. Ataşehir’de bir manyak, sadist bir cana kıymıştır. Hedef seçtiği Başak kızımızın kanını dökmüştür. Kuracağımız her cümle anlamsızdır. Artık zaman konuşma zamanı değil. Tedbirleri alma, gereğini yapma zamanıdır. Müslüme yavrumuzu bulmak için tüm teşkilat seferberlik halindedir. Bu barbar akının önüne geçmek mecburiyetindeyiz. Bu mahluklara dünyayı dar etmek zorundayız. Hiçbir caniye tahammül edemeyiz, sabır gösteremeyiz. Kadın cinayetleri iç barış ve huzur ortamını tahrip edecek boyuttadır. Artık klişe sözler geçersizdir. Vakit şiddetin kökünü kurutma vaktidir. Kadına yönelik şiddet kanunu yeniden düzenlemek zorundayız.
Bizim için yapılması gerekenler şunlardır:
- Ailenin korunması, şiddetin önüne geçilmesi için kapsamlı bir ruh sağlığı yasasına ihtiyaç vardır.
- Şiddeti durdurmak için hem güvenlik hem de cezai müeyyideler artırılarak kimsenin gözünün yaşına bakmamalıdır. Mahkemeler süratle karar vermeli, iyi hal indirimi gibi ceza indirimine imkan tanınmamalıdır.
- Tecavüz, kadın cinayetlerinde gerekirse idam cezası bile tartışmaya açılmalı.
- Şiddeti özendirip, teşvik edecek yayın ve haberden kaçınılmalı.
- Üniversitelerin bölümlerinde görev alan akademisyenlerin öncülüğünde şiddet haritası çıkarılması tavsamadan yerine getirilmelidir.
- İnsanlığın huzuru projemizin tanıtılması, tartışılması müessir bir yol haritası gösterecektir.”