Ebeveynlerin en çok dikkat ettiği konuların başında, çocuklarının uyku sağlığı ve uyku düzeni geliyor. Çünkü uyku, bir bebeğin gelişimini doğrudan etkileyen faktörlerin başında yer alıyor. Son olarak, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Nicel Yıldız Silahlı, her bebeğin uyku sürecinin farklı olduğunu belirterek yaşa göre sağlıklı uyku döngüsünü açıkladı.
Silahlı, bebeklerin gece uyanmasının normal olduğuna dikkat çekerek, “Bebekler bir süre sessizce yatıp uykuya dalabilir. Üşüdüğünde, çok sıcak geldiğinde, ebeveyne ihtiyaç duyduğunda, beslenme ve alt değiştirme gibi bir ihtiyacı olduğunda ise ağlayarak sizden yardım isteyebilir. Bazen sadece uyumak için yakınlarında birinin olduğunu bilmeye ihtiyaç duyarlar. Her ailenin gece uyanmalarını kendileri için en uygun şekilde yönetmesi gerekir. Çocuğun ihtiyacının karşılanması ve en iyi şekilde uyuyarak dinlenmesi gerekir” dedi.
“KALİTELİ VAKİT GEÇİRMEK UYKU RİTMİNİN OLUŞMASINI SAĞLAR”
Özellikle yeni doğan bebeklerdeki uyku ritmine değinen Dr. Öğr. Üyesi Yıldız Silahlı, sözlerine şöyle devam etti:
“Her bebek birbirinden farklıdır ve uyku süreci değişkenlik gösterebilir. Doğumdan itibaren bebeklerin anne ve babası ile etkileşim içerinde olmaya ihtiyacı vardır. Kaliteli vakit geçirmek, şarkı söylemek, konuşmak, kitap okumak ve oyunlar oynamak onu mutlu eder ve gelişimini destekler bunun yanında sağlıklı bir uyku ritminin oluşmasına yardımcı olur. Doğumu takip eden ilk haftalarda bebekler 24 saatin 12 ila 19 saatini (ortalama 16 saat) uykuda geçirir. Gece gündüz ayrımı olmadan 2-3 saatte bir uyanır, beslenme ve alt değişimi gibi aktiviteler sonrası uykuya dalarlar.”
“Üçüncü aya doğru birçok bebekte gece gündüz ritmi oturur, birçoğu gündüz daha uzun süreler mesela 4 saat gibi uyanık kalır, 2-3 kez kestirme yapar. Geceleri uykuda geçen süre uzar, 2-3 kez uyanabilir ve 1-2 kez gece beslenmesine ihtiyaç duyar. Yaklaşık 3-4 ay civarında bebeklerin uyku döngüleri gelişir. Gün boyunca uyanıkken oynanan oyunlar, gün ışığında aktiviteler yapılması uyku hormonunu baskılar ve bebeğin uyanık kalmasını sağlar. Geceleri ekrandan uzak tutulması, sakin sessiz ve karanlık bir ortam hazırlanması gerekir.”
“Uyku öncesi kitap okuma, masal anlatma, ninni söyleme, ılık banyo, pijama giyilmesi bebeğin uykuya dalmasına yardımcı olacaktır” diyen Silahlı, “Gece beslenmelerinde sakin ve sessizce beslenmenin sağlanması uykunun devamına yardımcı olur. Altıncı aya doğru bebeklerin yaklaşık yarısı gece boyunca uyur yani 5 saatten daha fazla uykuda kalabilir” sözlerini kullandı.
“AYRILIK ANKSİYETESİNE DİKKAT”
Dr. Öğr. Üyesi Yıldız Silahlı, 6-12 aylık bebeklerin hepsinin yaklaşık 11 ila 16 saatlerini uyuyarak geçirdiklerini ifade ederek, “Gece gündüz farkını öğrenmiş olurlar ve geceleri daha fazla uykuda kalırlar. Gece beslenmek için 1-2 kez uyanabilirler. Bazı bebekler gün boyunca 2 veya 3 uzun uykuya sahipken, diğerleri 40 dakikalık kısa şekerlemeler yapar. Bu yaşta yuvarlanma ve emekleme gibi heyecan verici aktiviteleri öğrenme ve diş çıkarma bebeğin uykusunu etkileyebilir” dedi.
Silahlı, şöyle konuştu:
“Bebek büyüdükçe iştahın artmasına bağlı olarak gece uyanmaları sıklaşabilir, bu durum gündüz beslenmelerinin artmasıyla düzene girer. Yaklaşık 6 aylık olan bebekler uyandıklarında ebeveyni orada görmez iseler korkabilirler. Buna ayrılık anksiyetesi yani kaygısı denir ve normal gelişimin bir parçasıdır. Çocukların 3-4 yaşlarına kadar geceleri ağlamalarının nedenleri arasında yer alır. Ebeveynin orada olması onları rahatlatır ve uykuya dalmalarını kolaylaştırır.”
“YORGUNLUK İŞARETLERİNİ TAKİP EDİN”
Çocuğun alışılmış düzeninden farklı olan gece uyanmalarının huzursuzluk, kulak ağrısı, soğuk algınlığı veya diş çıkarma gibi ağrılardan kaynaklanabildiğine dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Yıldız Silahlı, sözlerini şöyle tamamladı:
“Ağrı olmasına karşın kısa süreli sakinleşme, dalma, tekrar uyama görülebilir, ateş eşlik edebilir. Bu tür durumlarda doktorunuzdan yardım istemeniz gerekir. Öte yandan yorgunluk işaretlerine dikkat etmekte fayda var. Bebekler doğumdan itibaren ebeveynleri ile iletişim kurar. Her birinin yorgunluğunu dile getirme şekli farklıdır. Bebek izlendiğinde söz konusu işaretler anlaşılabilir. Ağlamak, somurtmak, çatık kaşlar, esneme, göz ovuşturma, kulak çekme, kulak kaşıma, parmak emme, uzaklara bakma, mutsuzluk gibi bulgular bebeğin yorgun olduğuna işaret ediyor olabilir.
“Yorgunluk belirtileri olan bebeğin sakinleştirilmesi gerekir yoksa çok huzursuz olurlar. Ayrıca her bebeğin mizacı ve ihtiyaçları farklıdır dolayısıyla farklı şekillerde uyumayı öğrenebilir. Bebeklerin kendi başlarına uyumalarına yardımcı olunabilir. Sakin ve uyanıkken yatağa koymak, okşamak, sakince konuşmak, ninni söylemek, yanında olduğunuzu fark etmesini sağlamak, uyandığında hemen müdahale etmek yerine onu izlemek, dinlemek, kendi kendine uykuya dalmasına izin vermek bebeğin nasıl uyuyacağını öğrenmesine yardımcı olacaktır.”