Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ukrayna-Rusya arasında savaşı bitirmek için Türkiye’nin önemli adımlar attığını söyleyerek, “Artan önem ve rolümüzden dolayı da biz Ukrayna savaşı başta olmak üzere var olan sorunları çözmek için samimi, ilkeli, doğruya doğru, yanlışa yanlış şekilde gayret sarf ediyoruz. Adım atılması gerekiyorsa adım atarken, önlem alınması gerekiyorsa önlem alıyoruz. Ukrayna savaşını sonlandırmak için sarf ettiğimiz çabaları tüm dünya biliyor. Şu ana kadar bir ilerleme olduysa, bizim katkılarımız sayesinde İstanbul toplantısında oldu” dedi.
Bir dizi ziyaret için öğle saatlerinde Adana’ya gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ilk olarak Vali Süleyman Elbanı ziyaret etti. Bakan Çavuşoğlu’na, AKP Genel Başkan Yardımcısı Julide Sarıeroğlu, AKP milletvekilleri, AKP İl Başkanı Mehmet Ay ile AKP ve MHP ilçe belediye başkanları eşlik etti.
Bakan Çavuşoğlu ve beraberindeki heyet, ardından MHP İl Başkanlığına geçti. Burada çalışmalar hakkında bilgi alan Bakan Çavuşoğlu, AKP İl Başkanlığındaki 3 Kademe İl Yönetim Kurulu Toplantısına katıldı.
Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, Adana’ya geldiği için mutlu olduğunu dile getirerek, “Hava sıcak ama Adanalılar daha sıcak. O yüzden hiç şikayetimiz yok. Epeydir Adana’yı ziyaret etmediğimizi fark ettik. Sizleri özlediğimizi fark ettik. Özellikle teşkilat sorduğunda 4 tane il yazın dedim, ilk tercihim Adana oldu” dedi.
“KRİZİN KISA SÜREDE ÇÖZÜLMESİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Adana’da birlik ve beraberliğin güçlü olduğunu belirten Bakan Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
* Ülkemiz ne kadar güçlüyse dünyada o kadar sözü geçen dinlenen bir ülke oluruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde dış politikada da proaktifiz. Girişimci, insancı, sahada ve masada masa da aktifiz. Bugün kolay bir coğrafyada yaşamıyoruz.
* Dünyada çatışmaların savaşların yüzde 60’ı bizim coğrafyamızda. Oturup bekleyecek miyiz? Bunları çözmemiz için inisiyatif almamız lazım. Dünyada dengeler nasıl değişiyorsa biz bu dengeler karşısında kendimizi nerelerde konumlandırmalıyız? Bu değişime ayak uydurabilecek miyiz? Ekonominin gücü nereye gidiyor?
* Kovid-19 ile birlikte gıda güvenliği başta olmak üzere bir arz talep sorunu var. Burada biz nasıl bir güç merkez olabiliriz. Ayrıca kendi ekonomimizi de düzeltmemiz lazım. Enflasyon yüksek. Bununla mücadele etmemiz lazım ve ekonomik kurmaylarımız ciddi çalışmalar yapıyor. Tüm dünyada ciddi artışlar söz konusu. Amerika Birleşik Devletlerinde son 40 yılın en yüksek enflasyonu yaşanıyor. Avrupa keza öyle. Her yerde var. Bizde de olsun demiyoruz.
* Daha önceki krizlerin bizi teğet geçtiği gibi bu krizinde kısa sürede çözülmesi için çalışıyoruz. Ama ekonomi demek küreselleşme ortamında sadece kendi içinizdeki dinamiklerle yürütülen bir alan değil. Tüm dünya bu küreselleşmede artık birbirinden etkileniyor. Ama o çıkan fırsatları değerlendirip ihracatımızı rekor düzeyde artırıyoruz.
* Kamu borcumuz hâlâ yüzde 40’ın altında milli gelire göre. Master kriterlerin altında. Diğer taraftan ekonomik büyümemiz dünyada gıpta edilecek seviyede. Ekonomik göstergelere baktığımız zaman bizim tek sorunumuz kurdaki dalgalanma onu da bir yere oturttuk.
* Şimdi yüksek enflasyon. Bunun içinde çalışıyoruz. Artık Türkiye küresel bir aktörse aktif olmaya devam etmemiz lazım. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bunu yapıyoruz. Bir taraftan gücümüzü artırıyoruz bir taraftan gücümüzü insanlığın hayrına kullanıyoruz.
“SARF ETTİĞİMİZ ÇABALARI TÜM DÜNYADA BİLİYOR”
Rusya-Ukrayna savaşına değinen Bakan Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
* Artan önem ve rolümüzden dolayı da biz Ukrayna savaşı başta olmak üzere var olan sorunları çözmek için samimi, ilkeli, doğruya doğru, yanlışa yanlış şekilde gayret sarf ediyoruz. Adım atılması gerekiyorsa adım atarken önlem alınması gerekiyorsa önlem alıyoruz.
* Ukrayna savaşını sonlandırmak için sarf ettiğimiz çabaları tüm dünya biliyor. Şu ana kadar bir ilerleme olduysa o bizim katkılarımız sayesinde İstanbul toplantısında oldu. Ancak sahada şartlar kolay değil. Bir taraftan insanlık dışı görüntüler diğer tarafta da olumlu-olumsuz aktörler var. Mariupol’deki savaş ve doğuya odaklanan bir Rusya var. Biz tüm zorluklara rağmen bir ateşkes için çalışmaya devam ediyoruz. Etmemiz de lazım.
* Diğer taraftan savaşın etkileri nedir, bize etkisi ne olacak. Bunu minimum düzeye tutmamız lazım. Her kriz, her savaş fırsatçılık anlamında söylemiyorum ama dünyanın, tabiatın doğası böyle. Fırsatlar da ortaya çıkarır. Bize olan olumsuz etkisini minimuma indirmek için çalışıyoruz.
* İnsani boyutunu ihmal etmiyoruz. Vatandaşlarımızı, yakınlarını, Kırım Tatarlarını, Ahıska Türklerini Türkiye’ye getirirken birçok ülkenin vatandaşının da Ukraynadan çıkartılmasına katkı sağladık.
* Türk devletlerinden 7 bin kardeşimizin çıkmasını biz sağladık. Bizim umuduz, kardeşlerimize elimizi uzatmamız lazım. İnsani yardımlarımızı da sürdürüyoruz. İnşallah bu savaşı da en kısa zamanda kalıcı bir ateşkes ile sonlandırırız. Kolay değil, bu zaman alacak ama pes etmeden çalışmamız lazım.
“BU SAVAŞ TÜRKİYEYİ ÇOK FARKLI BİR KONUMA GETİRDİ”
Yaptırımlar konusunda ilkeli politika izlendiğini aktaran Bakan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:
* Montrö Sözleşmesini harfiyen uyguluyoruz. Onun yararına, bunun aleyhine diye düşünmüyoruz. Hukuk hukuktur, sözleşme sözleşmedir. Biz bunu uygulamamız lazım diyoruz ve uyguluyoruz. Bu savaş Türkiyeyi çok farklı bir konuma getirdi.
* İzlediğimiz ilkeli politika ve oynadığımız rolü herkes gördü. Türkiyenin önemini anladılar. İnşallah bu geçici bir konjektürel bir yaklaşım değildir. Biz Avrupa ve bütün dünyaya önemli katkı sağlayan bir ülkeyiz.
* Biz ne kadar içeri de güçlü olursa o kadar dışarı da güçlü oluruz. Masada o kadar güçlü oluruz. İçeri de güçlü olmanın da yolu çok çalışmak. Biz bugün ne kadar güçlüysek Türk devletleri de o kadar güçlüdür.