Sağlık Bakanlığı Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden randevu almaya çalışan yurttaşlar “Bilgi, 30 günde en fazla 3 randevu alabilirsiniz” mesajıyla karşılaştı.
Hastalara ayda 3’ten fazla randevu verilmemesi uygulamasının sağlıktaki yıkımı bir kez daha gözler önüne serdiğini ifade eden Ayhan Barut, Sağlık Bakanlığı ve iktidarı yanlıştan dönmeye, sağlıkta derinleşen sorunlara çözüm üretmeye çağırdı.
“ZATEN RANDEVU ALINAMIYORDU”
Randevu kısıtlamasının sakıncalarına değinen Barut, takipli hastaların ve kronik hastalığı olan yurttaşların mağdur edilmemesini istedi. Zaten Türkiye’de uzun süredir kamudaki sağlık kurum ve kuruluşlarında yurttaşların muayene ve ameliyat randevusu alamadığını, şanslı olanların ise çok uzun süre beklemek zorunda kaldığını bildiren Barut, randevu sınırlamasıyla sorunların daha da derinleşeceğine işaret etti.
Türkiye’de insanların Sağlık Bakanlığı ve kamu üniversite hastanelerinden randevu alamamanın yanı sıra ilaçlara ulaşamadığını, ameliyat malzemelerinin bulunmadığını kaydeden Ayhan Barut, şunları vurguladı.
“Sağlıkta özelleştirmeyi dayatan, üstüne yalanlara sarılarak ‘sağlıkta reform‘ diye algı operasyonlarına girişenler şimdi yeni bir çıkmazı daha ortaya koyuyor. AKP çözüm değil, yıkım getiriyor. Hani nerede reform? Biliyoruz ki sağlıkta reform yok, yıkım var. Her alanda olduğu gibi AKP sağlıkta da yıkım getirdi, getiriyor hala.
Kamuda yurttaş muayene olamıyor, çünkü sağlık emekçilerini kaçırdılar. Haklarını ödemediler, şartlarını iyileştirmediler, şiddeti önlemediler. Parası olmayan mağdur olurken, borç harç para bulanlar ise mecburen özel sağlık kuruluşlarına yönlendirildi. Sağlıkta katılım payı, özel sektörde ek ücret ve ilaçta fark ücreti gibi uygulamalar herkesi mağdur etti. Biz parasız, nitelikli sağlık hakkı istiyoruz.
Sağlıkta özelleştirmenin durdurulmasını, kamucu sağlık hizmetine öncelik verilmesini talep ediyoruz. Hastalar müşteri, hastaneler ticarethane değildir. Sağlıkta özelleştirme adımlarıyla birlikte derinleşen sorunların çözümü için mücadele ediyoruz. Kahraman sağlık emekçilerinin ekonomik ve sosyal haklarını düzeltin, özlük haklarını iyileştirip izin ve tayin gibi sorunlarına, iş yükü çilesine çare bulun.
Sağlıkta tekniker ve teknisyenlerden hemşirelere, laborantlardan diyetisyenlere tüm alanlarda eşit, adil ve yeterli sayıda atama yapın. Sağlıkta şiddetin son bulması, şiddet uygulayanın cezasının ertelenmemesi, tekrarında da cezanın katlanması için etkin adım atın.“