CHP’nin, “Deprem bölgesindeki molozların dökülmesinin çevreye ve canlılara verdiği zararların araştırılması” önergesinin Genel Kurul’da bugün görüşülmesi önerisi AKP ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
“YAŞAM HAKKINI ORTAYA KOYMANIN TEK YOLU DA SAĞLIKLI KENTLERİMİZİN YAPILMASIDIR”
Önergenin gerekçesini açıklayan CHP Ankara Milletvekili Nihat Yeşil şunları söyledi:
* “Maalesef ülkemiz afetin ve çarpık kentleşmenin, plansızlığın ortaya çıkardığı yıkımın, koordinasyonsuzluğun verdiği acıyı yaşıyor. Hala bundan bir ders çıkarmadık. Asbestle ilgili Dünya Sağlık Örgütü’nün, kanseri araştırma örgütlerinin yapmış olduğu öneride birinci derecede kanserojen madde taşıyan asbesttir. Asbesttin olma noktasında önlem alınması lazım. Bundan sonra insan yaşamı devam ediyor. İnsanın en kutsal hakkı yaşam hakkıdır.
* Yaşam hakkını ortaya koymanın tek yolu da sağlıklı kentlerimizin yapılmasıdır. Bilimin aklın olmadığı, bilimin ortaya koyduğu değerleri sunmadığımız sürece bu acıları daha çok yaşayacağız. Araştıralım eğer doğru varsa, bilimsel olarak bir şey ortaya konuyorsa canla başla bizde sizi destekleyelim. Sizin aldığınız kararın yanında hep beraber olalım. Önergeler muhalefetten geliyorsa doğru da olsa bunlar reddediliyor. Yediğimiz yiyecekten, içtiğimiz suya kadar her alanda etkileniyoruz.”
“BÖLGELERDEKİ VATANDAŞLARIMIZ ELİM HASTALIKLARA KARŞI MUTLAKA KORUNMALI ÖNLEMLER ALINMALIDIR”
İYİ Parti Adana Milletvekili Mehmet Metanet Çulhaoğlu şunları kaydetti:
* “Ülkemizde yaşanan depremlerin yıktığı 11 ilimizde artık enkazlar kaldırılıyor. Ancak bu enkazlardaki moloz yığınları, yıkılan binaların yapımında kullanılan ve kanser başta birçok hastalığa sebebiyet veren asbest, kurşun PCB gibi tehlikeli maddelerinde açığa çıkmış olması demek oluyor. İnsan sağlığını tehlikeye atan tüm bu maddeler moloz kaldırma çalışmaları sırasında havaya ve yağışlarla da suya karışıyor. Haliyle bu bölgelerdeki vatandaşlarımız akciğer kanseri, gırtlak kanseri, yumurtalık kanseri gibi elim hastalıklara karşı mutlaka korunmalı önlemler alınmalıdır.
“DEVLET BURADA HASSAS OLMALI VE ASBEST SÖKÜM UZMANLARINI DEVREYE ALMALIDIR”
* Uzmanlar bölgeye yemek, çadır ve hijyen malzemeleri kadar toz maskesi yardımı yapılması ve acil önlemler alınması gerektiği yönünde uyarılar yapıyorlar. Bu uyarıları geçiştirmeyin ve mutlaka toz maskesi de dağıtın. İnsanlarımızı bir de sağlık yönünden yıkıma uğratmayalım. Her ne kadar asbest kadar tehlikeli maddelerin 2010 sonrası inşaatlarda kullanılması yasaklanmış olsa da yönetmeliğe uymayan, malzemeden çalan müteahhitlerin olduğu ve 3-4 yıllık binaların bile bu ve benzeri sebeplerle yıkıldığı gerçeği ortadayken asbest konusunun hayli önemli olduğunu düşünüyorum.
* Asbestin geçmişte yapı sektöründe açıkça kullanılan bir malzeme olduğu bilinmektedir. Çimento levhaları, çatı ve yer kaplamaları ile ısı, su yalıtımı gibi pek çok noktada sıklıkla kullanılmaktadır. Asbest olmasa bile enkazda ağır metaller var. Kurşun, civa ve küf mantarları var. Havaya kalkan tozlar da sanıldığı kadar masum değil. Bölgedeki binalar yıkılmış ya da ağır hasarlı olduğu için buralara girip asbest sökümü yapılmasına imkan yok. Ancak devlet burada hassas olmalı ve asbest söküm uzmanlarını devreye almalıdır.” ANKA