Isparta’da yaşanan kar yağışları sonrasında kent geneline 3 günü aşkın süre boyunca elektrik verilmeyerek tüm halkın hayatını ve sağlığını tehdit edilmesine ilişkin DİSK, KESK, TMMOB ve TTB tarafından ortak basın açıklaması yapıldı.
“Isparta’da çöken elektrik şebekesi değil, iktidarın enerji başta olmak üzere kamusal hizmetleri özelleştirme politikasıdır” vurgusu yapılan açıklamada şöyle denildi:
“Geçtiğimiz günlerde Isparta’da elektrik şebekesinde yaşanan, il genelinde etkili olan ve giderilmesi günler alan elektrik şebeke arızası, onbinlerce yurttaşı saatler, günler boyu karanlık ve soğuğa mahkum ederek mağdur etmiş, maddi, manevi zarara uğratmıştır.
Isınmadan hijyene, beslenmeden iletişime kadar akla gelebilecek tüm insani ihtiyaçların temel gereksinimlerinden olan elektrik, günümüzde özel sermayenin eline teslim edilmiş durumdadır.
Kurulu güç ve üretimdeki payı, %20’nin altına düşen kamunun ne fiyatları kontrol altına alacak, ne elektrik arzında sürekliliği sağlayacak, ne de toplumsal faydayı gözetecek bir gücü ve kontrol mekanizması kalmamıştır.
Kamu varlıklarını bir mirasyedi havasında yok pahasına elden çıkaran, kamusal hizmetleri özelleştiren, kamu elektrik üretim santrallerini ve dağıtım şirketlerini, ayrıcalıklı özel şirketlere devreden iktidar, yılbaşında yaptığı yüksek oranlı zamlarla özel elektrik üretim ve dağıtım şirketlerinin kazançlarını katlamalarına da imkan vermiştir.”
Bugüne kadar, hiçbir ilde Isparta ili genelinde yaşanan boyutta elektrik kesintileri yaşanmadığına dikkat çekilen ortak açıklamada, “Özellikle kentsel alanlarda yaşanan kesintileri yoğun kar yağışı ve fırtına gibi mevsimsel olaylar ile açıklamak mümkün değildir. Bölgesel tekel olan elektrik dağıtım şirketi, işletme sorumluluğunu üstlendiği dağıtım şebekesi bölgesinde olabilecek meteorolojik oluşum ve gelişmeleri önceden tahmin etmek, olağan dışı doğa koşullarında uygulanacak Acil Eylem Planlarını hazırlamak ve bu planlarda belirtilen önlemleri uygulamakla yükümlüdür. Isparta’da yaşanan süreç, dağıtım şirketinin böyle bir hazırlığı olmadığını göstermiştir” denildi.
“TEDAŞ GÖREVİNİ YERİNE GETİREMEDİ”
İşletme hakkının devri yöntemiyle 28.05.2013 tarihinde Akdeniz EDAŞ’ı devralan özel şirketin, devrin gerçekleştiği tarihten günümüze kadar geçen sürede, gerekli yeni, yenileme, bakım onarın vb. tüm alt yapı yatırımlarını yaparak ve işin yürütüm için gerekli deneyimli personel istihdamını sağlayarak, bu tür olumsuz koşullara karşı tedbirlerini almış olması gerektiği hatırlatılan açıklamada “Bu sorumluluk zincirinin ikinci halkası, özelleştirilen elektrik dağıtım şirketlerinin çalışmalarının bilim ve tekniğe uygun olarak yapılıp-yapılmadığı, gerekli yatırımların yapılıp yapılmadığını tahkik ve takiple yükümlü TEDAŞ’tır. Bu konuda TEDAŞ’ın da görevini tam olarak yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Sorumluluk zincirinin en üst kademesi ise kamu yönetiminin il düzeyindeki birimleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve siyasi iktidardır” ifadeleri kullanıldı.
Elektrik dağıtım sistemi işletmesinin bölgesel olarak tekel konumunda ve merkezi planlama anlayışı içinde kamusal hizmeti zorunlu kıldığı belirtilen açıklamada, Özelleştirme uygulamalarına derhal son verilmesi, özelleştirilen bölgesel dağıtım şebekelerinin ve şirketlerin tekrar kamuya döndürülmesi, özelleştirilen verimli kamu santrallerinin kamuya geri dönmesi, TEİAŞ özelleştirme kararları iptal edilmesi çağrısı yapıldı.
Açıklama “Ülkemizde gerekli altyapısal hazırlıkların yapılmaması ve plansızlıklar, 2022 yılında bize bu dramı yaşatmıştır. Geldiğimiz noktada; artık kamunun tüm imkanları kullanılarak Isparta’da yaşanan tüm sorunlar karşısında hesap verebilirlik mekanizmaları işletilmeli ve yasal işlemler başlatılmalıdır. Meydana gelen olaylarda sorumluluğu bulunan yetkililer ise gereğini yaparak istifa etmelidir!” çağrısıyla son buldu.