Bir dönem Galatasaray’ın da formasını giyen Portekizli Abel Xavier, Türkiye’nin perşembe günü deplasmanda Portekiz ile oynayacağı 2022 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri play-off turu yarı finali öncesinde açıklamalarda bulundu.
Türk halkını ve Galatasaray taraftarlarını çok sevdiğini, asla unutamadığını ifade eden Xavier, perşembe günkü maçla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
“İki duyguyu yaşayacağım bir maç olacak. Bu Dünya Kupası bizim yaşça büyük oyuncuların son Dünya Kupası olacağı için önemli. Teknik direktör Santos da bu nedenle Dünya Kupası’na katılmanın ne kadar önemli olduğunu söyledi. Ayrıca federasyon başkanının da görevdeki son senesi, o da Türkiye’yi eleyip bir sonraki tura geçmeyi çok önemli buluyor. Herkes maçın öneminin farkında. Portekiz’in önemli eksikleri var. İki taraf için de çok zor bir karşılaşma. Ortada bir maç olarak görüyorum. Türkiye tarafından ise Türkiye’de oynamış bir oyuncu olarak Türk oyuncuların karakter yapısını biliyorum. Çok karakterli ve savaşçı oyuncular. Türk Milli Takımı çok kuvvetli bir mili takım, bazı sıkıntılı zamanlardan geçti ama sonra çok kuvvetli bir şekilde sıkıntılı günlerden çıktı. Portekiz ile Türkiye arasındaki maçın çok ortada bir maç olacağını düşünüyorum.”
“PORTEKİZ’DE DEFANSTA ÇOK ÖNEMLİ OYUNCULAR EKSİK”
Portekiz’in savunmadaki eksiklerinin çok önemli olduğunun altını çizen Abel Xavier, “Portekiz’de defansta çok önemli oyuncular eksik. Ruben Dias ve Pepe. Pepe ve Ruben Dias bu takımın yapı taşları. Santos, stoper mevkiindeki değişiklikleri şu şekilde yapacaktır, en azından bir tane ön liberoyu stopere çekmesi gerekecek. Ama bu maç bir final maçı, tek maç, oyuncu grubu da birbirini iyi tanıyan oyunculardan oluştuğu için çok fazla etkilemeyecektir. Fernando Santos ya 4-4-2 ya da 4-3-3 oynayacaktır” diye konuştu.
Xavier, “Turu geçmeye hangi tarafı daha yakın görüyorsunuz” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Normalde bu sorunuza yüzde 60 Portekiz, yüzde 40 Türkiye diye cevap verirdim. Çünkü, birincisi çok uzun zamandan sonra ilk defa bir milli maç Porto’da oynanacak. Aslında bu milli maç Lizbon’da oynanacaktı ama artık bir final ve telafisi olmadığı için maç kuzeye kaydırıldı. Çünkü uzun zamandır Porto’da milli maç oynanmamıştı. Porto ve etrafında yaşayan insanlar çok motive, motivasyonu arttırması ve daha ateşli bir taraftar grubunun gelmesi için maç Porto’ya alındı. Bundan dolayı kurulacak baskıyla Portekiz bir avantaj sağlayacaktır. Aynı zamanda Portekiz’in orta sahasında Ruben Neves de olmayacak o da önemli bir kayıp. Ama şunu da unutmamak gerek Türk oyuncular iyi konsantre olup, mental olarak iyi hazırlandılarsa bu yüzde 60’a 40’lık oranı yüzde 50-50’ye çevirebilirler.”
“PORTEKİZ’İN KAYBETTİĞİ TOPLARDA TÜRKİYE ÇOK ETKİLİ OLABİLİR”
“Portekiz çok daha fazla topa sahip olup, çok daha fazla atak yapacaktır” öngörüsünde bulunan eski Portekizli milli futbolcu, “Teknik direktör olarak Türk Milli Takımı’nın çok maçını izledim. Türkiye özellikle son maçlarda çok iyi savunma yapan bir takım. Bugünün futbolunda da topa çok fazla sahip olup, atak yapmak tek başına çok bir şey ifade etmiyor. Türkiye savunma yaparken geçiş hücumlarında etkili bir takım olduğu için Portekiz ne kadar topa sahip olup atak yapsa da Portekiz’in kaybettiği toplarda Türkiye çok etkili olabilir” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin dörtlü savunma ve önündeki iki orta sahasıyla güçlü bir duruş sergilediğini aktaran Abel Xavier şöyle konuştu:
“Hakan Çalhanoğlu ve Berat Özdemir Türkiye’de beğendiğim oyuncular. Ama Berat şu an kadroda yok. Orta sahayı tutan ve ileriye destek verme anlamında ikisi de çok önemli işler başardı. Dörtlü savunma ve önündeki iki orta saha Türkiye adına bu maçın en önemli kısmı olacaktır. Kanat oyuncusu Abdulkadir Ömür’ün yaptığı zekice hareketlenmeler önemli. Burak Yılmaz’ın iki stoper arasında durması önemli. Çünkü Pepe ve Ruben Dias oynamadığı için Burak Yılmaz’ın oradaki tecrübesi ve orta sahanın ona yaklaşması maçın belirleyici unsurlarından olacaktır. Özellikle son zamanlarda Türk Mili Takımı taktiksel anlamda çok ileriye gitti. Daha önce de izliyordum, bazı oyuncular ileriye giderlerdi ama geriye dönüşleri hızlı olmazdı. Özellikle son maçlarda Türkiye’nin taktiksel disiplini olduğunu ve bu taktiksel disiplin içinde oynadığını görüyorum.”