İYİ Parti heyeti, elektrik kesintisi nedeniyle vatandaşların mağdur olduğu Isparta’da incelemelerde bulundu.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dikbayır, “TBMM Başkanı’nın Sayıştay’dan özel denetleme isteme yetkisi var, onu talep edeceğiz. Buradaki hem belediye hem valilik hakkında hem de özellikle elektrik dağıtım firması hakkında denetleme talep edeceğiz TBMM Başkanlığı’ndan” dedi. İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur ise Isparta’nın afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğini belirterek, “21. yüzyılda Isparta’yı bu kadere mahkum edenleri kınıyorum” diye konuştu.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dikbayır, Isparta Milletvekili Aylin Cesur, Kayseri Milletvekili Dursun Ataş ve Denizli Milletvekili Yasin Öztürk’ten oluşan İYİ Parti heyeti, günledir elektrik kesintisi yaşanan Isparta’ya incelemelerde bulundu.
İYİ Parti heyeti, incelemelerinin ardından İYİ Parti Isparta İl Başkanlığı’nda bugün bir basın toplantısı düzenledi.
İşte Aylin Cesur’un, basın toplantısında söyledikleri:
“AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMELİ”
“Isparta büyük bir kriz yaşıyor. Ispartalı belki de Cumhuriyet tarihinde görmediği, hatta Türkiye’de çok nadir görülen bir hadiseyle karşı karşıya. Bu bir krizdir, afettir ve afet ilan edilmelidir. Aşağı yukarı 4. güü buldu Isparta’da bu durum. Isparta, Türkiye’nin en çok kar alan illerinden bir tanesi değil. Peki Isparta neden böyle bir durumla karşı karşıya kaldı? Bu feci bir durumdur öncelikle çok yadırgadığımı söylemem lazım. AKP’li belediye başkanı hemşehrimiz, çıkıp ilk yaptığı açıklamada, bunun bir bereket olduğunu ifade ederek belki de öngöremedi hadisenin bu kadar kötü bir durumda olduğunu ama sabahlara kadar biz vatandaşlarımızla sürekli temas halindeydik. Muhtarlarımız çok ciddi sıkıntıya girdiler. Bizler, vatandaşlarımıza yardımcı olmak için uyku uyumadan çok büyük bir krizle mücadele ederken yetkililerin böyle bir hadiseyi hafif görerek ‘Afet yok’ demeleri, sonra da bazı yerlerde tekrar ‘Afet vardır’ demesi biraz kafalarda karışıklık yarattı. Kar, Isparta’ya yağdığı andan itibaren müdahale edilebilseydi Isparta bu duruma gelmezdi. Örneğin elektrik tellerinin kopmalarına neden olduğu söylenen ağaçlarda yeterli budama yapılsaydı, bakımları yapılsaydı belki bu hale gelmezdi. Özel sektöre verilmiş, özelleştirilmiş olan bu hadise devlet tarafından eğer kontrolü yapılmış olsaydı bu hale gelmezdi.
“8 İLÇE MERKEZİ, 188 KÖY, 113 BİN HANE ELEKTRİKSİZ KALDI”
Kar yağışını takip eden elektrik kesintisi anında, sekiz ilçe merkezinde, 188 köyümüzde elektriksiz kaldık. Bunu nasıl küçük gösterebilirsiniz? Bunu buradan sormak istiyorum. 113 bin haneye ve meskene elektrik verilememiş, hadise bu kadar büyükken, yani gözden kaçırılamayacakken ‘Birkaç gün sonra bereket bolluk olacak, bir bilgi kirliliği var’ dediniz. Bu bilgi bize vatandaştan gelmedi bu, bilgiler kriz masasından alınan bilgiler. İlçe merkezleri, kasabalar, mahalleler, köyler kışın ortasında karın altında kaldılar. Hepimiz, kar yağışıyla cereyanın nasıl serbest kaldığını gösteren görüntüleri sosyal medyada izledik. Bakımsızlıktan dayanıksız hale gelmiş, değiştirilmemiş kabloların nasıl koptuklarını; onların değiştirilmesi için zamanında budaması yapılmayan ağaçların ne hale geldiğini hep beraber izledik. Bunu yok sayamazsınız. Buradan, halkını temsil eden bir milletvekili olarak, yetkilileri derhal bu hadisenin büyüklüğünü görmeye davet ediyorum; birinci işimizin bu olması lazım. Bir tıp doktoru gibi söyleyeyim; önce teşhis edeceksiniz ki tedavi bulasınız.
“BEBEKLİ VATANDAŞLAR TÜP YAKARAK BEBEKLERİNİ ISITMAYA ÇALIŞTI”
Isparta halkı sıkıntıda, Isparta halkına bunu çektirmeye kimsenin hakkı yok. Isparta’mızda vatandaşlarımız günlerce elektrik alamadı, hastalar oksijensiz kaldılar. Oksijensiz kalan hastalar dışında, pandemi nedeniyle evde pandemi tedavisi gören vatandaşlar gidecek yer bulamadılar. Bebekli insanlar, evlerinde tüpleri varsa ocaklarını yakarak orada bebeklerini ısıtmaya, ihtiyaçlarını gidermeye çalıştılar. Oksijen tüpü kullananlar kronik hastalar, kalp hastaları çok büyük sıkıntıya düştüler. Birçok yerde, sosyal medyada, birçok ölümlerin buna bağlandığı, donarak ölümler olduğu söyleniyor. Bu bilgi kirliliğinin aydınlatılması, gerçeklerin açıklanması lazım. Bununla beraber Isparta’da iki gündür su verilmiyor.
“BU YAĞIŞ ÖNCESİNDEKİ NORMAL KARLARDA DA HER YER FELÇ OLMUŞTU”
Bugünkü hadisenin dışında İYİ Parti teşkilatlarımızla il, ilçe ve belde teşkilatlarımızla birlikte çok uzun zamandır köylerimizi geziyoruz. Yakaafşar köyünde Yetiş diye bir kardeşim, ‘Ne olur annemi görmeye gel’ dedi. ‘Tamam’ dedim. 50 metre ötede, il başkanı ve muhtarın koluna girerek üç kişi birbirimize tutunarak eve tırmanabildik. Daha bu kar yağışı öncesinde de normal karlarda dahi Isparta’nın köyleri ve her yer felç olmuştu. Bu felci elektrik kesintisiyle gündeme gelen hadise, bizim çok uzun zamandır basına ve her yere taşıdığımız çok ciddi bir şekilde Isparta’nın köylerinde olan bir problem.
“ISPARTA’NIN SU VE ELEKTRİĞE MUHTAÇ OLMASI AYIPTIR”
Yalvaç’taki su problemini biliyorsunuz. Isparta’nın su ve elektriğe muhtaç olması ayıptır. Burası Süleyman Demirel’in memleketidir. Süleyman Demirel kimdir? Cumhurbaşkanıdır, başbakandır ama daha da önemlisi kendinin de ömür boyu en övünerek taşıdığı unvan, su mühendisidir. Türkiye’yi, Isparta’yı ve dünyada, birçok yeri suya ve elektriğe kavuşturan ‘Barajlar Kralı’ unvanı almış, Şevket Süreyya’nın deyimiyle ‘Suyu bulan kişi’dir. Süleyman Demirel’in memleketinde Isparta’nın köylerini susuz bırakırsanız ve bugün bir kar yağdı diye basiretsiz ve beceriksiz yönetim anlayışınızla Isparta halkını üşümeye, donmaya ve yalnızlığa terk ederseniz biz, elbette ‘Orada yanlış yapıyorsun hemşehrim’ deriz. Kimse alınmasın. Kriz masaları falan kuruluyor, yangın için kuruluyor, pandemi için kuruldu. Birtakım partilerin başkanlarının oralara katıldıklarını duyuyoruz, biz hiçbirine davet edilmedik.
“AEDAŞ YETKİLİSİ ‘HER ŞEYİMİZ TAM’ DEMİŞTİ”
Cuma günü bu konuyu Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş. (AEDAŞ) yetkilisiyle görüştük, ‘Hiçbir şeye ihtiyacımız, yok yeterli elemanımız var ve yeterli elemanla beraber müdahale ediyoruz. Her şeyimiz tam’ dediler. ‘O zaman neden Isparta halkı elektriksiz kaldı’ diye sordum. ‘En kısa zamanda düzelteceğiz’ dediler. Isparta’daki hadisenin çok büyük bir hadise olduğunu anlar anlamaz, daha olayın ilk birkaç saatinde sayın Bakan’a ulaşmak için tüm enerjimi ve çabamı gösterdim gerek parti kanalıyla gerek TBMM kanalıyla gerek özel kanallarla. Fakat maalesef sayın Bakanımız yoğunluğundan dolayı Isparta’daki yaşanan bu hadiseye rağmen telefonumuza çıkmamıştır. Kendisine ulaşamayınca TBMM’de önerge vererek Isparta’daki problemi dile getirelim dedik. Partimiz adına soru önergesi verdim. Soru önergesindeki soruların derhal yetkililer tarafından cevaplanmasını bekliyoruz. Buna bir cevap alamadım. Yetkililerin herhangi bir tanesi, muhatap kabul edip bu problemi çözmek için gösterdiğimiz enerjide bizimle iş birliğine girmediler. Biz, gece gündüz yollarda, sokaklarda, telefonlarda vatandaşa kendi imkanlarımızla çare olmaya çalışıyoruz.
“KAR YAĞACAĞI BİLİNİYORKEN NEDEN ÖNLEM ALINMADI”
Isparta’ya perşembe kar yağacağı daha önceden belliyken neden önlem alınmadığını sormak istiyorum değerli belediye başkanı ve yetkililere. Kar, günümüz teknolojisi sayesinde bir anda bastıran bir şey değildir. Meteoroloji bilgisi dahilindedir. Önceden bu önlemlerin alınması gerekirdi. İlk saatten itibaren muhtarlarımız çok sıkıntıya düştüler. Habersiz bırakıldılar, bir yetkiliye ulaşamadılar. Vatandaşlarımıza 3 saat, 5 saat, 7 saat, 10 saat sonra elektrik geleceği söylendi ama gelmedi. Gelip giden elektriklerden dolayı ciddi zararları oldu. Daha sonra biz direkt öğrenemesek de kriz masasına ulaşmış olan arkadaşlarımızdan öğrendik ki Isparta’nın yüzde doksanında elektrik yok. 30 saat geçti, hala yüzde ellisinde elektrik yok. Bu afet değil de nedir? Kesintiyi takip eden 24 saatten daha sonrasında kar küreme faaliyetlerinin son derece başarısız olduğuna, belediye otobüslerinin öğrenciler tarafından itildiği ve geçen haftalarda öğrenciye yapılmış zamlara rağmen Isparta halkının öğrencisiyle, yaşlısıyla, genciyle kendi sokaklarını kendisi açması için nasıl meşakkatle çalıştığına bizler beraberce tanıklık ettik; bizler de arkadaşlarımızla içinde yer aldık.
“ISPARTA’YI BU KADERE MAHKUM EDENLERİ KINIYORUZ”
21. yüzyılda Isparta’yı bu kadere mahkum edenleri kınadığımızı buradan söylemek istiyorum. Bu, Isparta halkının kaderi değildir, Isparta halkı yalnız değildir. Isparta, geleceğe yön verenlerin, büyük siyasetçilerin çıktığı, hatta Türkiye siyasetini belirleyen şehirdir.
“ISPARTALI DOĞRU SÖYLEMİYOR MU?”
Isparta Belediye Başkanı ‘Tellerimizin hepsi bakımlı; yıkılan, yamulan tellerimiz oldu ama elektrik verilmedi’ demiş. Bir yandan ‘Kentin tamamına elektrik veriliyor’ demiş, bir yandan ‘Mahalle aralarındaki kopukluklardan elektrik verilmiyor’ demiş. Bütün bunlardan sonra ‘Bizi bu rahatsız etmedi. 2-3 gün sıkıntı yaşarız, başka da bir sıkıntımız olmadı. Azıcık elektrik kesildi ve bilgi kirliliği’ demiş. Şimdi, bu perişanlığı görmezden gelebilir miyiz? Ortada bir afet yok ama olmamasına rağmen Bakanımız kalkıp geldi. Biz ulusal basına hadiseyi taşıdıktan sonra, önerge verdikten sonra sayın Bakan sağ olsunlar buraya geldiler. Koskoca Bakan, burada afet yoksa Ispartalılar, bizler doğru söylemiyor isek neden buraya gelmiş? Böyleyse, afet yoksa burada, sıkıntı yoksa Isparta’da okullar neden 5 gün tatil edilmiş? Eğer inkar siyaseti yapacaksak tutmaz burada. Çünkü Isparta halkının bizzat yaşadığı bir hadisedir bu. Bunun üstünü mürekkep dökerek kapatamazsınız. 8 saatte büyükşehir belediyesi sorumluluğundaki bütün yolları açan koskoca metropollerde, İstanbul’daki belediyelileri eleştirirken, Isparta’nın 32 kat nüfusu olan İstanbul’u eleştirirken aynı iyimserliği gösterdiler mi merak ediyorum? Ispartalı 3 gündür, 4’üncü günü bulan yerde elektrik yok hala, 20 bin abonede elektrik yok. Geri kalanlarına verildi deniyor ama bize gelen bilgiler bu şekilde değil.
“ISPARTA HALKI AMPULLERİ SÖNDÜRECEK”
Soru önergemde belirttiğim gibi; bütün bunların tamamının tespit edilmesini, vatandaşla paylaşılmasını ve insanların bütün bu sıkıntılarını gidermeye davet ediyoruz. Bugün bir Regaip Kandili’nde 10 sene sonra Isparta halkı hem elektriksizliğe hem susuzluğa mahkum edildi. Ben, o Regaip Kandili’nden bugüne Ispartalının size çok fazla teveccüh ettiğine, ama bugünden sonra Isparta halkının ampulleri söndüreceğine inanıyorum. Biz, Isparta halkının yanındayız. Isparta sahipsiz değil. O şiarla çalışan tüm İYİ Parti kadroları, başta genel başkanımız olmak üzere genel başkan yardımcılarım, milletvekillerim olarak huzurunuzdayız. Ne gerekiyorsa Isparta’nın en ücra köşesindeki köyünden en merkezdeki vatandaşımızın çözümünün de parçası olmak istiyoruz.”
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Mali İşler Başkanı Ümit Dikbayır ise şöyle konuştu:
“ISPARTA’NIN AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMESİNİ TALEP EDECEĞİZ”
“Isparta’da olmamızın amacı, Ispartalı vatandaşlarımızın mağduriyetine dikkat çekmek. Onların Ankara’da ve TBMM’de sesi olmak. Isparta’da bir afet yaşandı. Otuz santim kar yağdı ama maalesef belediyenin, valiliğin ve diğer birimlerin beceriksizliğinden ötürü 430 bin nüfuslu şehir 3 gündür elektriksiz. Hala elektriksiz olan kısımları var. Buna bağlı olarak tabii su verilemeyen yerler de var. 21. yüzyılda Isparta şehri böyle bir afetle karşı karşıya. Biz, Isparta’nın bu dönem Türkiye’de afet bölgesi ilan edilmesini talep edeceğiz. Pazartesi günü TBMM’de önergemizi vereceğiz.
“ÖZELLEŞTİRİLİRKEN ‘DAHA İYİ HİZMET VERİLECEK’ DİYE SAVUNULMUŞTU”
TBMM Başkanı’nın Sayıştay’dan özel denetleme isteme yetkisi var, onu talep edeceğiz. Buradaki hem belediye hem valilik hakkında hem de özellikle elektrik dağıtım firması hakkında denetleme talep edeceğiz, TBMM Başkanlığı’ndan. Çünkü bu elektrik dağıtım işi özelleştirilirken dendi ki ‘Özel şirketler daha çok yatırım yapacak, daha iyi yatırım yapacak, daha iyi hizmet verecek’. Ama geldiğimiz noktada bu dağıtım şirketlerinin eskisine göre daha kötü hizmet verdiğini görüyoruz. Eskisine göre daha kötü hizmet aldığımızı görüyoruz. Bunun için bu özel şirket, -Cengiz ve Kolin İnşaat buraya bakan- ve bu şirketin sahibi, Türkiye’nin neresinde iş yaptıysa sorun çıkardı. Bunların da sözleşmelerinin gözden geçirilmesini talep edeceğiz. Bunların sözleşmelerinin feshedilmesini talep edeceğiz. Çünkü artık Türk milletinin bu Beşli Çete’den çektiği yeter. Burada Isparta halkını mağdur ettiler. Kuzey Marmara Otoyolu’nu yine bu şirketler yaptı, en lazım olduğu zaman, karda kışta kapandı. Yine 3. havaalanını bu şirketler yaptı, o havaalanı da karda kışta kapandı, binlerce insan mağdur oldu. Bu şirketlerin sözleşmelerini tekrar gözden geçirmesini talep edeceğiz hükümetin.
“VATANDAŞ ÖZEL ŞİRKETLE MUHATAP OLMASIN”
Biz, Ispartalı vatandaşlarımızın mağduriyetinin giderilmesi için, onların sesi olmak için elimizden ne geliyorsa, genel başkanımız başta olmak üzere Isparta’da yaşanan bu mağduriyetin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Afet bölgesi ilan edilmesinin yanında buradaki vatandaşlarımızın başka mağduriyetlerinin de giderilmesini talep edeceğiz. Elektrik kesintilerinin faz dengesizliğinden evlerdeki, işyerlerindeki elektrik ve elektronik eşyalarda mağduriyetler var. Bunları direkt şirketlerle mahkemelik olmak yerine hükümetin bunları, bu mağduriyetleri gidermesini, daha sonra bu şirketlerden talep etmesini biz onlardan talep edeceğiz. Yani vatandaş şirketlerle muhatap değil, şirketle sözleşme yapan hükümettir, hükümet şirketten tazminatını alsın ama tazminatını almadan önce süratle vatandaşın maddi tazminatını gidermesi için elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Yani şirketle vatandaşı yüz yüze getirmeden bu mağduriyeti çözmeye çalışacağız. Afet bölgesi ilan edilmesini talep edeceğiz. Son olarak altını çizerek tekrar söyleyelim: İYİ Parti Grubu olarak genel başkanımız başta olmak üzere Isparta’nın bu mağduriyetinin yakın takipçisi olacağız.”