Türkiye’deki oyun sektörü hızla büyüyor

Türkiye son birkaç yılda, ülkede yaşanan ekonomik gerilemeye rağmen yurtiçi ve yurtdışından yatırım çekerek mobil oyun sektöründe dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden biri oldu.

Merkezi İstanbul’da bulunan çevrimiçi oyun geliştiricisi ve oyun geliştirme merkezi Game Factory’nin kısa süre önce yayınladığı bir rapora göre, Türk oyun sektörü 2022 yılının ilk yarısında 333 milyon ABD doları sermaye çekerken bu, Avrupa’da erişilen en yüksek yatırım miktarı oldu.

Rapor ayrıca Türkiye’nin Avrupa’nın en büyük mobil oyun üreticileri arasında toplam gelir açısından İtalya’yı geride bırakarak, Almanya, İngiltere, Fransa ve Rusya’nın ardından beşinci sıraya yükseldiğini gösterdi.

ZENGİN YETENEK KAYNAKLARI

Türk oyun sektörü son 10 yılda, özellikle 2020’de birden fazla Türk mobil oyun şirketinin değer açısından 1 milyar ABD doları eşiğini aşarak “unicorn” haline gelmesiyle gelişme gösterdi.

Ülkenin mobil oyun sektörü 2015 yılından bu yana, büyük oyun yapımcısı şirketlerin Amerikalı şirketler tarafından yüz milyonlarca dolar karşılığında satın alınmasıyla yaklaşık 2,5 milyar dolar yatırım çekti.

Xinhua’ya konuşan 37 yaşındaki deneyimli oyun geliştiricisi Ömer Akyol, “Önemli ölçüde dinamizm ve oyun geliştirmeye başlamak isteyen genç bir nüfus var” dedi ve Türkiye genelindeki oyun geliştirme merkezlerinin veya startup’ların sayısının artık tespit edilemeyecek kadar çok olduğunu kaydetti.

Programlama mühendisi olan Akyol, “Türkiye’nin büyük bir genç nüfusu var… Peak Games ve Gram Games gibi ciddi oyun şirketleri sektöre olan ilgiyi artırdı” açıklamasını yaptı.

İstanbul’daki Animation International Türkiye’nin büyüme müdürü Utku Altunkıran da Xinhua’ya, “Ülkedeki gençler için gelişen oyun sektöründe iş bulmak giderek daha fazla cazip hale geliyor” dedi.

HIZLI ÇALIŞMA ve PRATİK OLMA

Altunkıran’a göre, Türk oyun şirketlerinin başarısının temelinde hızlı çalışma ve pratik olmayı içeren “Türk ruh hali” bulunuyor.

Akyol da Türk çevrim içi oyun ekosisteminin hızlı hareket ettiğini ve çabuk uyum sağladığını söyleyerek bu görüşü tekrarladı.

Akyol, “Hızlı bir şekilde işe koyulmak ve projeyi tamamlamak bize uyuyor. Bu iş yapmanın pratik bir yolu. Bürokrasi ve sistematik prosedürlerin pratikliği engellediği bazı Avrupa ülkeleri bu kabiliyete sahip değiller” dedi.

Altunkıran ayrıca, hükümetin vergi indirimleri ve geliştiricilerin uygulamalarını uygulama mağazalarında satışa sunma maliyetlerini karşılama gibi yerli oyun ekosistemine yönelik teşviklerinden de övgüyle söz etti.

EKONOMİK KRİZE BAĞIŞIKLIK

Oyun dergisi SaveButonu’nun Genel Yayın Yönetmeni Beril Özge Danacı, enflasyonun yüzde 80’in üzerine çıktığı Türkiye’de ekonomik sıkıntıların yaygın etkisine rağmen, mobil oyun sektörünün sıkıntılara nispeten bağışıklık kazandığını söyledi.

Danacı, “Oyun sektörü muhtemelen ekonomik krizden etkilenmeyen tek sektör oldu ve yurtiçi ve yurtdışından yatırım çekerek ulusal ekonomiye katkı sağladı” dedi.

Diğer yazılım ürünleri gibi, Türkiye’de geliştirilen mobil oyunlar da dünya genelinde kullanıcılara ulaşabiliyor ve bu da Türk oyun sektörünün yerel tüketicilerin azalan satın alma gücünün ve ulusal para biriminin değer kaybından büyük ölçüde etkilenmediği anlamına geliyor.

Türkiye Oyun Geliştiricileri Derneği’ne göre, ülkenin toplam oyun gelirlerinin yüzde 95’i ülke dışından geliyor.

Danacı, Türkiye’nin uluslararası risk sermayesi fonlarını kendine çeken ve yüksek değerli oyun şirketlerine satın alma imkanı sunan bir hiper-basit oyun geliştirme merkezi haline geldiğini söyledi.

Hiper-basit oyunlar, son derece kısa turlar için tasarlanmış ve kısa bir yolculuk sırasında tek elle oynanabilen basit oyun mekaniğine sahip oyunları içeriyor.

Danacı, önümüzdeki yıllarda Türk oyun sektörüne yurtdışından daha fazla fon ve sermaye beklediğini ve bunun da “güçlü teknoloji yetenekleri merkezleri” olarak adlandırdığı şeyleri daha da artıracağını söyledi.

Mobil OyunOyunOyun SektörüSektörŞirketlerTürkTürkiyeÜlke
Comments (0)
Add Comment