AKP tarafından Sinop’ta kurulması planlanan Nükleer Güç Santrali (NGS) ile ilgili Samsun 2. ve 3. İdare Mahkemeleri tarafından atanan 15 kişilik bilim insanı; Çevre, Şehircilik ve İklim değişikliği Bakanlığı’nın kabul ettiği Nihai ÇED’e birçok noktada olumsuz görüş bildirdi. 250 sayfa olarak hazırlanan ‘Bilirkişi Kurulu’ raporunda nükleer santral kurulması planlanan Sinop’un İnceburun bölgesinde izinsiz 480 bin ağacın kesilmiş olduğuna da yer verildi.
‘Bilirkişi kurulu’ tarafından hazırlanan raporda “Japon Hükümeti projeden çekilmiştir ve uluslararası geçerliliği olan bir anlaşma kalmamıştır. Dolayısıyla Nihai ÇED raporunun bu anlamda kabul edilemez eksikliklerle dolu olduğu kanaati oluşmuştur” denilmesi dikkat çekerken, dava duruşmasının 28 Mart’ta yapılacağı açıklandı.
TOPLANTIYA HALK ALINMAMIŞTI
Sinop’un İnceburun bölgesinde kurulması planlanan Sinop NGS için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 6 Şubat 2018’de Sinop Üniversitesi Ahmet Muhip Dıranaz Uygulama Otelinde ÇED halkın katılım toplantısı yapıldı. Üniversitede okuyan öğrenciler ve bölgede oturan bazı yurttaşlar konaklama, açık büfe yemek ve kahvaltı karşılığında akşamdan otele yerleştirildi. ÇED toplantısına katılmak için otele gitmeye çalışan Sinopluların önleri de sabah saatlerinde otelin doluluğu ileri sürülerek 500 metre uzaklıkta polis bariyerleri ile kesildi ve Sinop halkı toplantıya alınmadı.
‘Halksız’ ÇED toplantısının 3 ay sonrasında Mayıs 2018’de Sinop NGS yi üstlenen Japon Mitsubishi Heavy Industries Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Japonya gezisi sırasında Sinop NGS den maliyet artışlarını ileri sürerek vazgeçtiğini duyurdu.
Bu gelişme üzerine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 6 şubat 2018 de gerçekleştirilen halksız ÇED’in hükümsüz kaldığı düşünülürken, 11 Eylül 2020 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Sinop NGS Nihai ÇED’inin kabul edildiğini duyurdu. Bakanlığın ÇED olumlu kararı üzerine kararın iptali istemi ile Samsun 2. ve 3. İdare mahkemelerine davalar açılmaya başlandı.
Samsun 2. İdare Mahkemesi’ne Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden çevre dernekleri ile avukatlar tarafından 33 dava başvurusu yapılırken, aralarında Sinop Belediye Başkanlığı ile çeşitli belediyelerin yanı sıra, Elektrik Mühendisleri Odası, Türk Tabipler Birliği, KESK gibi kuruluşlarında bulunduğu 79 oda, STK ve kişi tarafından da Samsun 3. İdare Mahkemesi’ne iptal istemli davalar açıldı.
DİKKATLER 28 MART DURUŞMASINDA
Çevre, Şehircilik ve İklim değişikliği Bakanlığı’nın kabul ettiği, toplantısı halksız, kendisi şirketsiz ÇED nihai kararı üzerine toplam 112 kişi ve kuruluş tarafından Samsun 2. ve 3. Bölge İdare Mahkemeleri’ne ÇED’in iptali istemi ile açılan davalar üzerine, mahkeme tarafından 15 bilim insanından oluşan ‘Bilirkişi Kurulu’ ataması yapıldı.
Prof. Dr. Niyazi Meriç (nükleer fizik), Prof. Dr. Haluk Kefelioğlu (fauna uzmanı), Prof. Dr. Ayşe Nilsun Demir (su ürünleri, deniz biyolojisi, hidrobiyoloji), Prof. Dr.Nazmi Polat (balık bilimi), Prof Dr. Erkan Yalçın (flora uzmanı), Prof. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu (jeoloji, jeokimya, kaya petrografisi), Prof Dr. Kadir Alp (çevrekirliliği ve iklim değişikliği), Prof. Dr. Mustafa Sait Yazgan (içme suları, tehlikeli atıklar), Prof. Dr. Kadir Güler (deprem müh., tsunami), Prof. Dr. Ahmet Duran Şahin (meteoroloji), Prof. Dr. Yusuf Güneş (çevre ve ormana hukuku), Prof. Dr. Ertuğrul Çam (elektrik Müh.), Prof. Dr. Cihad Dündar (halk sağlığı), Prof. Dr. Bülent Kaypak (jeofizik) ve Doç. Dr. Eren Şahiner’den (nükleer enerji tesisleri) oluşan Bilirkişi Kurulu, 250 sayfa olarak hazırlanan ‘Bilirkişi Kurulu Raporu’nu 7 Kasım 2021’de mahkemeye teslim etti.
BİLİRKİŞİLERDEN SİNOP NGS ÇED’İNE KIRMIZI KART
15 bilim insanı tarafından Samsun 2. ve 3. İdare Mahkemeleri’ne sunulan raporun sonuç ve kanaat başlıklı 12. bölümünde 24 ana başlık bulunurken, Bilirkişi Kurulu’nun bu 24 başlıktan 18’ine olumsuz görüş bildirdiği görüldü.
24 ana başlık altında değerlendirmeye tutulan 102 alt başlıktan yaklaşık 90’ına da olumsuz görüş bildirilirken, raporda, ‘ÇED raporu kabul yazısı’na mahkeme dosya içeriğinde ulaşılamadığı, bu nedenle ‘Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ÇED’i hangi gerekçelerle kabul ettiğinin de anlaşılamadığına’ yer verilmesi dikkat çekti.
Bilirkişi raporunun 121. sayfasında Japon hükümetinin anlaşmadan çekildiğine değinilerek “dolayısıyla nihai ÇED raporunun kabul edilemez” olduğuna işaret edilirken, İnceburun bölgesinde 480 bin ağacın mevzuata aykırı ve izinsiz olarak kesildiğinin, ayrıca kesilen çok sayıda ağacın köklerinin de söküldüğünün belirlenmesi nedeni ile gerçek sayının bunun da üzerinde olabileceğinin saptandığına yer verildiği görüldü.
Raporun 237. sayfasında “Sinop NGS’nin çevreye vereceği tahribat nedeni ile yer seçiminin uygun olmadığı ve flora bakımından yapılan itirazların haklı olduğu kanaati ortaya çıkmıştır” denilirken, halk sağlığı, iş sağlığı ve güvenliği bakımından yapılan değerlendirmede de “Sinop NGS ÇED olumlu kararı, bilimsel esaslara ve ÇED mevzuatına uydun değildir” denildi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın kabul ettiği Sinop Nihai ÇED’inin eksikliklerle dolu olduğuna işaret edilen bilirkişi raporunda “Kanser riski hesaplaması gerçek yaşamla örtüşmemektedir” denilirken, yaban hayatın korunması ile ilgili bölümde de “Rapor bu haliyle kabul edilemez düzeydedir” denildiği görüldü.
Sinop’ta kurulması planlanan NGS ile ilgili İnceburun bölgesinde depremsellik, heyelan ve tsunami çalışmalarının yapılmadığı ve ayrıca ÇED kabul dosya içeriğinde ön güvenlik raporu, meteorolojik risk analizi, zemin güvenlik raporu, yer raporu, sosyal etki analizi raporu gibi çok sayıda eksiklikler bulunduğu da vurgulanıyor.
“BU RAPOR, ÇEVRE BAKANLIĞI’NIN GERÇEK YÜZÜNÜ ORTAYA KOYDU”
Samsun 2. ve 3. İdare Mahkemeleri’nin Sinop NGS ÇED davalarına ilişkin 28 Mart 2022 tarihinde yapacağı duruşmalar öncesinde Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, bilirkişi raporunun Çevre Bakanlığı’nın gerçek yüzünü ortaya koyduğunu söylerken Sinop Belediye Başkanı Barış Ayhan da, “ÇED dediler, çer- çöp çıktı” dedi.
CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, “AKP özellikle enerji alanında emperyalizmin emrinde ve hizmetinde olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır. Sinop Nükleer Santrali ile ilgili ortada bir yapımcı firma var mı? Yok. Firma yok, ancak ortada Çevre Bakanlığı’nca kabul edilmiş bir nihai ÇED var. ÇED Yönetmeliği’nin 6. maddesi son derece açıktır. ÇED için yapımcı bir firma gereklidir, ve ÇED dosyasını hazırlamak Bakanlığın değil yapımcı firmanın görevidir. Oysa Sinop NGS için ortada bir firma yoktur” dedi.
“Aynı yönetmeliğin 21. maddesi ise proje sahibinin değişmesi halindeki durumu içeriyor. Ortada böyle bir durum da yok” diye konuşan Karadeniz, “18 ve 19. maddelere göre de Sinop NGS ÇED’i hükümsüz durumdadır. Çevre Bakanlığı, Sinop NGS için gerçekleştirilen ÇED’i, yapımcı firmanın bu işten çekildiği gün yürürlükten kaldırması gerekirken, tam aksine firma ortada yokken, firma adına hazırlanan ÇED’i gündemine alarak, sanki bu firmanın bir ortağı gibi davranarak, kabul noktasına kadar götürmüştür” ifadelerini kullandı.
Karadeniz, şöyle konuştu:
“Tek amaçları ‘ÇED elimizin altında hazır olsun, anlaşacağımız başka bir firmaya bu ÇED’i yamar, zaman kazanırız’ anlayışıdır. Maalesef bir yanda Enerji Bakanlığı, bir yandan da Çevre Bakanlığı pazarlamacılık rolünü üstlenmiş durumdadır. Ancak pazarladıkları enerji değil, Türkiye Cumhuriyeti ve onun 85 milyon yurttaşıdır. Ancak bilirkişi raporu tüm yönleri ile bu ÇED’in ne derece kabul edilemez olduğunu ortaya koymaktadır. Şimdi yargıya kalan, bilirkişi raporuna göre bu ÇED’i iptal etmektir. Aksine bir karar, bilimi reddetmek ve yargının siyasetin emrinde olduğu anlamına gelecektir ki, bunu düşünmek dahi istemiyorum.”
‘ÇED DEDİLER, ÇIKA ÇIKA ÇÖP ÇIKTI’
Öte yandan Cumhuriyet’e konuşan Sinop Belediye Başkanı Barış Ayhan “ÇED dediler, çıka çıka çöp çıktı. Nihai kabulü yapılmış bir ÇED, düşünün ki, dosya içeriğinde yer raporu yok. 24 başlıktan nerede ise 20 sini bilim insanları, bilirkişi kurulu reddetmiş. Denizdeki balıktan, santralin soğutma suyuna, depremden, faunasına, florasından, kaza anında tahliye planına, meteorolojik verilerden, yaban hayatına her şeyi noksanlarla dolu” dedi.
Ayhan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Nihai ÇED’de NGS etki alanı 1030 hektar görünüyor. Bilim insanları etki alanının 30 km. yarıçaplı bir alan olduğunu söylüyor. Yani kısaca yüzlerce konu, neresinden tutsan ÇED değil, çer-çöp. 28 Mart’ta adına ÇED dedikleri bu çer-çöp yargı kararı ile tarihin çöplüğündeki yerini bir daha gün ışığına çıkmamak kaydıyla alacaktır. 28 martta ÇED’in iptali için dava açan 112 kurum ve kişiler olarak Samsun’da olacağız, nükleer sevici, insana ve doğaya düşman, emperyalizmin hizmetindekilere karşı yeni bir zafere imza atacağız.”