DEVA Partili Yeneroğlu’ndan EGM’nin açıklamasına yanıt: ‘Artık ülkemizde tuz kokmuştur’
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün kendisine yönelik açıklamasına ilişkin …
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün kendisine yönelik açıklamasına ilişkin, “Herkesin özgürce fikirlerini ifade edebildiği ve kimsenin zulme maruz kalmadığı gerçek bir hukuk devletini inşallah hep birlikte inşa edeceğiz. Buna inancımız tam. Kimsenin şüphesi olmasın; zulmün, hukuk tanımazlığın, devleti baba malı zannetmenin sonu geldi. Gidiyorlar, gidecekler” dedi.
DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Yeneroğlu, Ankara Kızılay’da Somalililer tarafından işletilen ve daha önce polis baskısıyla tabelasını defalarca değiştiren Saab Cafe’nin yeni tabelasının açılış töreninde bir emniyet amiriyle yaşadığı tartışmaya ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü’nün bugün yaptığı açıklamaya tepki gösterdi.
Yeneroğlu, şunları söyledi:
“SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMAYI DÜŞÜNMEDİM, ÇÜNKÜ İÇİŞLERİ BAKANI SORUŞTURMA İZNİ VERMEYECEKTİ”
- Ülke olarak çok zor günler geçiriyoruz. Bir yandan sonu olmayan hayat pahalılığı bir yandan korkunç düzeydeki hukuksuzluklar, adaletsizlikler. Bu zor günleri yaşıyor olmamızın, pek çok gencimizin artık ülkemizden umudunu kesmesinin sebebi, hukuk tanımayan mevcut yönetim anlayışıdır. Bu hukuksuzluklar öyle bir boyuta ulaşmıştır ki hepimizin canını, malını ve iffetini korumakla görevle Emniyet Genel Müdürlüğü, resmi bir açıklama yaparak bir milletvekilini hedef göstererek tehditler savurabilmektedir. Geçtiğimiz cuma günü Ankara Kızılay’da Etiyopya asıllı vatandaşın ve Somali kökenli ikamet sahibi bir göçmenin ruhsatlı olarak işlettiği bir kafede polisler, aylardır siyah tenli insanlara yaptıkları gibi yine hukuksuz bir uygulama yapmak istedi.
- Belki de haberlerde ve sosyal medyada görmüşsünüzdür. Ben de bir milletvekili ve hukukçu olarak oradaydım. Yapılmak istenen hukuksuz uygulamaya bizzat şahit oldum ve karşı çıktım. Oradaki bir polis amirinin mafyavari tutumuna, aşağılamasına ve hakaretlerine uğradım. Olayın ardından suç duyurusunda bulunmayı düşünmedim. Çünkü biliyorum ki bu hukuksuzlukların müsebbibi olan İçişleri Bakanı, soruşturma izni vermeyecekti. ‘Hukuk arkadan gelsin’ diyen birinin İçişleri Bakanı olduğu, hukukun ayaklar altına alındığı bir ülkede maalesef mahkemelerden umudumuzu kesmiş durumdayız. Artık ülkemizde tuz kokmuştur.
“BAŞTA İÇİŞLERİ BAKANI OLMAK ÜZERE HUKUKA BAĞLI OLMAYANLARA SAYGIMIZ YOKTUR”
- Bunun da ötesinde olayın, şahsımdan, bana edilen hakaretlerden öte bir boyutu olduğu kanaatindeyim. Her gün hukuksuzluğun bin bir türlüsü reva görülen milletimize yaşatılanlar ortadayken bir polis memurunun bir milletvekiline bu kadar hakaretini takdirinize bırakıyorum ama bugün gelinen noktada Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yaptığı resmi açıklamada, burada şahsıma yönelen tehdit ve beni düşman eden hedef göstermeler karşısında hislerimi öncelikle sizinle paylaşmak istiyorum. Çünkü bugün, bu zorba yönetim anlayışını, hukuk tanımaz muhterisleri sizden başka şikayet edecek yerimiz yok. Emniyet Genel Müdürlüğü, hepimizin can ve mal güvenliğini korumakla mükelleftir. Devlet ve devletin tüm kurumları, 84 milyon vatandaşımıza hizmet etmek için vardır.
- Devlet yönetimi, meşruiyetini milletin iradesinden ve hukuktan alır. Millet iradesini temsil eden bir milletvekilini resmi açıklamayla tehdit eden ve hedef gösteren Emniyet Genel Müdürü olabilir mi? Hukuka uygun hareket eden, taşıdığı resmi üniformanın gerektirdiği sorumluluğu bilen tüm emniyet teşkilatı mensuplarına saygımız sonsuzdur. Ancak başta İçişleri Bakanı olmak üzere, devlet kurumları içinde hukuka bağlı olmayanlara saygımız yoktur. Devletin verdiği gücü ve yetkiyi hukuksuzca kullananlara karşı da hiç kimse sessiz kalmamızı beklemesin.
“KOF KABADAYILIKLARLA BİZİ KORKUTAMAZLAR”
- Lütfen elinizi vicdanınıza koyun ve cevap verin. Resmi açıklamayla bir milletvekilini hedef göstermek bu millete reva mıdır? Elbette bu tehditler karşısında korkacak değiliz. Elbette doğruları söylemeye, milletin hukukunu, anayasal düzeni savunmaya devam edeceğiz. Bu kof kabadayılıklarla, bu sokak mafyası tavırlarla bizi elbette korkutamazlar. Ama ülkemize yazık oluyor. Bu ülkenin gençlerine, bu ülkenin emeklerine, bu güzel ülkenin geleceğine yazık oluyor.
“DEVLETİ BABA MALI ZANNETMENİN SONU GELDİ”
- Önümüz seçim, sandık yakın. Milletimizin ferasetinin bu hukuksuz düzene son vereceğine şüphemiz yok. Hep birlikte bu hukuk tanımaz yönetimden kurtulacağız. Herkesin özgürce fikirlerini ifade edebildiği ve kimsenin zulme maruz kalmadığı gerçek bir hukuk devletini inşallah hep birlikte inşa edeceğiz. Buna inancımız tam. Kimsenin şüphesi olmasın; zulmün, hukuk tanımazlığın, devleti baba malı zannetmenin sonu geldi. Gidiyorlar, gidecekler.