Doğum günü vesilesiyle Ümit Ünal’ın filmlerini hatırlıyoruz.
İşte son filmi Aşk, Büyü vs. ile izleyicinin takdirini kazanan yönetmenin tüm filmleri…
9
9, 2002 Türkiye yapımı bir Ümit Ünal filmi. Türkiye’de 15 Kasım 2002’de gösterime girdi. Baştan sona dijital olarak çekilmiş ilk Türk filmi oldu.
9, İstanbul’da bir mahallede kimsesiz bir kızın öldürülmesi üzerine yapılan sorguyu konu alıyor. Film boyunca şüpheli 6 kişi polis kamerasına konuşuyor. Bunun dışında filmde yer alan görüntüler ise, karakterlerden birinin el kamerasıyla çekilenler. Filmin bu yapısı, dijital çekimi gerekli ve doğal kıldı. 21. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nin “Ulusal Yarışma Bölümü”nde yarıştığı sırada sansürlenmek istendi, ancak tepkiler ve üst kurulun incelemesi sonucunda film işletme belgesi alarak sansürlenmedi.
Film, 75. Akademi Ödülleri’nde Türkiye’nin yabancı dilde en iyi film dalında Oscar aday adayı olarak seçildi. Dikkat çekmiş bir film olmasına rağmen, VCD veya DVD’si ya da film müzikleri albümü satışa sunulmadı.
ANLAT İSTANBUL
Anlat İstanbul, İstanbul’da yaşayan insanların hikâyelerini alıyor, hikâyeleri masallara, insanları kahramanlara dönüştürerek anlatıyor. Bir klarnetçi, bir fahişe, delirmiş bir kadın ve dahası, farklı 5 öyküyle sunuluyor. Bu öykülerde, çok bilinen masallardan Fareli Köyün Kavalcısı, Pamuk Prenses, Külkedisi, Uyuyan Güzel ve Kırmızı Başlıklı Kız’ı esas alıyor.
ARA
Ara, 2007 yapımı Ümit Ünal filmi. Tümü tek bir apartman dairesinde geçen film, birbirini seven ama aldatan, ölesiye kıran ama bırakamayan dört kişinin hikâyesini konu alıyor.
Kazandığı Ödüller
* 27. Uluslararası İstanbul Film Festivali
– En İyi Erkek Oyuncu Ödülü, Serhat Tutumluer Jüri Özel Ödülü, Ümit Ünal
* 15.Altın Koza Film Festivali
-En iyi kadın oyuncu: Selen Uçer
* En iyi senaryo: Ümit Ünal
– En iyi kurgu: Çiçek Kahraman
GÖLGESİZLER
Gölgesizler, Hasan Ali Toptaş’ın aynı isimdeki romanından uyarlanan 2008 Türkiye yapımı psikolojik-dram türünde sinema filmi. Yapımcılığını, senaryosunu yazdığı Sağır Oda dizisinde “Oğuz Bey” karakteri ile ön plana çıkan Hakan Karahan’ın 2007 yılında edebiyat eserlerinin sinema uyarlamalarını gerçekleştirmek için kurduğu Narsist Film yaptı.
22 karakterden oluşan filmde, ana karakterlerin filmin yarısından sonra kaybolup, küçük yan rolde görev almış gibi görünen kimi karakterlerin ise öykünün baş kahramanı olduğu hikâye homojen bir yapıya sahip. Selçuk Yöntem, Taner Birsel, Ertan Saban, Arsen Gürzap gibi isimlerin bulunduğu oyuncu ekibi ağırlıklı olarak tiyatro sanatçılarından oluşuyor.
İlk kez bir filmin müziklerini yapan Candan Erçetin, müziğiyle birlikte sözlerini de yazdığı final şarkısı “Ben Kimim” Aralık 2008’de elektronik ortamda müzikseverlere ücretsiz olarak sunuldu. Gölgesizler filminden karelerin de içinde yer aldığı Ümit Ünal yönetmenliğinde çekilen video klipte Ocak 2009’da televizyon kanallarına dağıtıldı. Televizyon kanallarında ilk kez 16 Ocak 2009 tarihinde yayınlanan Beyaz Show’da yayınlandı. Aynı zamanda Candan Erçetin, prodüksiyonun da her aşamasında sorumluluk aldı.
Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Destekleme Kurulu’nun 250 bin YTL’lik yapım desteği verdiği film, Haziran 2008’de çekimleri tamamlandıktan sonra Türkiye’de 27 Şubat 2009 tarihinde 52 kopya ile 53 sinema salonunda gösterime girdi. Dağıtım şirketi ise UIP Filmcilik oldu. İlk hafta filmi 19.425 kişi izlerken film, 158.859 TL hasılat elde etti. Antalya Film Festivali’nde Ulusal Uzun Metraj Yarışması filmleri arasında yer alan Gölgesizler, herhangi bir ödül kazanamadı.
KAPTAN FEZA
Kaptan Feza, 2009 Türkiye yapımı aksiyon dram filmi. Yönetmenliğini ve senaristliğini 9 adlı ilk sinema filmi ile Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde “En İyi Türk Filmi” ödülü kazanan Ümit Ünal yaptı. Filmde Hakan Karahan, Ahmet Mümtaz Taylan ve Meral Okay gibi sinemanın tanınan oyuncuları rol alıyor. Yapımcılığını Hakan Karahan’ın 2007 yılında edebiyat eserlerinin sinema uyarlamalarını gerçekleştirmek için kurduğu ve 2008’de ilk filmleri Gölgesizler’i çeken Narsist Film yaptı.
Candan Erçetin ise filmin müzik direktörlüğü ile yürütücü yapımcılığını gerçekleştirdi ve kostümlerden set düzenlemelerine ve organizasyonuna dair her alanda görev aldı. 10 Ağustos 2009’da başlayan çekim maratonu, İstanbul’un farklı semtlerinde devam etti. Ağustos ayının içerisinde çekimleri tamamlandı. Filmin post prodüksiyon ve görsel efekt işlemleri ise, filmin ortak yapımcısı olan İmaj Stüdyoları’nda yapıldı. Filmin çekimini 20. Ankara Film Festivali’nde ve 41. Siyad Türk Sineması Ödülleri’nde Sonbahar filmi ile “En İyi Görüntü Yönetmeni” ödülünü kazanan Feza Çaldıran yaptı.
SES
Ses, Türkiye vizyon tarihi 5 Mart 2010 olan Selma Ergeç ve Mehmet Günsur’ün başrollerinde oynadığı film.
Derya (Selma Ergeç) bir bankanın çağrı merkezinde çalışan ve annesi (Işık Yenersu) ile birlikte yaşayan genç bir kızdır. Derya’nın rutin giden hayatı, gaipten duymaya başladığı bir SES’in ortaya çıkması ile beraber altüst olur. Genç kız başlangıçta SES’i duymazlıktan gelmeye çalışsa da, SES kısa sürede hayatını kontrol etmeye başlar. Derya’dan işyerindeki patronu Onur’u (Mehmet Günsur) takip etmesini isteyen SES, genç kızın hayatını giderek korkunçlaşan bir kabusa çevirir.
NAR
Nar, Ümit Ünal’ın 2011 filmi. Filmin başrollerinde Serra Yılmaz, Erdem Akakçe, İdil Fırat ile İrem Altuğ yer aldı. Toplamda on beş günde çekildi. Türk sinemasında Düş Gezginleri (1992) ile İki Genç Kız (2005) filmleriyle birlikte lezbiyen cinsel kimliklerine sahip kadın karakterlerin başrolde olduğu filmin olay örgüsü bu karakterler üzerinden ilerleyen filmlerden biri oldu. Filmin hikâyesi dört farklı inanıştaki, farklı insanların hayatları aynı evin içinde, yarım gün gibi çok kısa bir sürede aynı öykü çevresinde kurgulandı.
23 Aralık 2011’de vizyona giren film, on hafta vizyonda kalarak toplamda 8.588 kişi tarafından seyredildi ve 83.702,00 TL hasılat elde etti.
SOFRA SIRLARI
Sofra Sırları, yönetmenliğini ve senaristliğini Ümit Ünal’ın gerçekleştirdiği sinema filmi. Filmin ilk gösterimi 27 Eylül 2017’de 24. Uluslararası Adana Film Festivali kapsamında gerçekleştirildi.
AŞK, BÜYÜ VS.
Büyükada’da yetişen Eren ve Reyhan, gençliklerinde büyük bir aşk yaşamışlardır. Aileleri bu ilişkiyi duyar duymaz onları ayırır. Varlıklı bir ailenin kızı olan Eren, yıllar sonra adaya döner ve Reyhan’ı hiç beklemediği bir durumda bulur.